2 Mayıs 2017 Salı

TÜRKİYE’DE KAYITDIŞI EKONOMİ: BİR MODEL DENEMESİ

Türkiye’de Kayıtdışı Ekonomi: Bir Model Denemesi 1. GİRİŞ Kayıt dışı ekonomi, kamunun denetimi dışındaki ekonomik faaliyetler olarak tanımlanabilir. Kayıtdışı ekonomi, ya hiç belgeye bağlanmayarak ya da içeriği gerçeği yansıtmayan belgelerle gerçekleştirilen ekonomik olayın, devletten ve işletme ile ilgili öteki kişilerden (ortaklardan, alacaklılardan, kazanca katılan işçilerden vb) tamamen veya kısmen gizlenerek, kayıtlı (resmi) ekonominin dışına taşınmasıdır (Altuğ, 1999:257). Kayıt dışı ekonomiye ilgi II. Dünya savaşı sonrasında başlamış, Fransa’da ilki 1936’da sonraki 1940 yılında olmak üzere kayıt dışı istihdam konusunda yasal düzenlemeler yapılmış, ilk defa 1958 yılında Cagan tarafından A.B.D.’de kayıt dışı ekonominin hacmi ölçülmeye çalışılmıştır. Konunun hala güncel olmasının nedeni ise, genellikle bir sorun olarak görülen olgunun ortadan kaldırılamamış olmasıdır. Kayıtdışı sektörün büyüklüğünün, başta işsizlik oranı, bölgeler arasında gelir farklılığı, kişi başına düşen gelir ve hatta enflasyon olmak üzere bütün sosyoekonomik göstergelere etkileri olacağıdır. Kayıtdışı ekonominin, kaynak dağılımında etkinlikten uzaklaşma ve gelir dağılımını bozucu etkileri nedeniyle ekonomide yarattığı refah kaybı, rekabette eşitliği bozması ile devletin varlığına olan kamu güvenini sarsması diğer olumsuzlukları arasında sayılabilir. Kayıtdışı ekonominin en önemli olumsuzluklarından biri de vergi kaybı yaratmasıdır (Yılmaz, 1998:483). Kayıtdışılık, dünyanın temel gerçeklerinden birisidir. Ülkeler bu faaliyetleri denetim altına alabilmek için cezalandırma, kanuni takibat, eğitim ve ekonomik tedbirler uygulamaktadırlar. Bu konuyla ilgili en temel zorluk, bu faaliyetlere kimlerin katıldığının, faaliyetlerin ortaya çıkış sıklığının, büyüklüğünün tespitiyle ilgilidir. Bu konuların bilinmesi etkin tedbirler ve kararlar alınmasını kolaylaştırır. Ancak, kayıtdışılık faaliyetleri içinde bulunanların kendini gizlemeleri bu işi zorlaştırmaktadır.
Bu çalışmanın amacı da, Türkiye’de 1985-2006 dönemleri arasındaki kayıtdışı ekonomiyi tahmin etmek ve kayıtdışı ekonomiyi etkileyen faktörleri tespit etmektir. Bu amaçla çalışmanın birinci bölümünde Türkiye’de kayıtdışı ekonominin durumundan bahsedilmiş, Türkiye’de kayıtdışı ekonomi Basit Parasal Oran yöntemiyle tahmin edilerek, Türkiye’de ve Dünya’da bu konu ile ilgili yapılan çalışmalar anlatılmıştır. İkinci bölümde, Türkiye’de kayıtdışı ekonomiyi etkileyen faktörler tespit edilerek, bir model denemesi yapılmıştır. Son bölüm, analiz sonuçlarının yorumlanmasıyla ilgilidir. 2. TÜRKİYE’DE KAYITDIŞI EKONOMİ Kayıtdışı ekonomi, ülkelerin uygulamış oldukları ekonomik sistemlerin, sosyal, hukuki, ahlaki ve kültürel yapılarının farklılıklarından dolayı ortaya çıkabilmektedir. Kayıtdışı ekonominin tahminine ilişkin olarak kullanılan pek çok yöntem vardır. Bu yöntemler genel olarak, doğrudan, dolaylı ve karma yöntemler olarak adlandırılmaktadır. Doğrudan ölçme yöntemlerinin temelini, kayıtdışı ekonominin tahmininde anket uygulamalarının kullanılması oluşturur. Söz konusu anketler, hanehalkı anketleri, işyeri anketleri, vergi anketleri, zaman kullanım anketleri gibi anketlerden oluşmaktadır. Dolaylı ölçme yöntemleri ise çeşitlidir. Değişik yöntemlerle hesaplanan GSMH büyüklüklerinin karşılaştırılması, istihdam yaklaşımı, vergi incelemesi yoluyla kayıtdışı ekonominin tespiti, parasalcı yaklaşım gibi yöntemlerden oluşan kayıtdışı ekonomiyi dolaylı yoldan ölçmeye yönelik bu yöntemlerin yanı sıra, karma yöntem ile kayıtdışı ekonominin büyüklüğü elektrik üretimi, inşaat sektöründeki gelişmeler, çimento üretimi gibi veriler yoluyla ölçülmeye çalışılmaktadır (Us, 2004:16). Kayıtdışı ekonomi ile ilgili ilk çalışmalardan biri, Cagan(1958)’ın Basit parasal oran yöntemiyle, ABD’nin II. Dünya Savaşı yıllarında beyan edilmeyen gelirlerini tahmin eden çalışmasıdır. Feige(1989), banka hesapları, çekler gibi ödeme araçlarıyla yapılan kayıtdışı ekonomik faaliyetleri de kapsayacak şekilde yöntemi geliştirmiştir. Tanzi(1983), kayıtdışı ekonomide yoğun olarak bulunduğu düşünülen nakit para talebini, kişi başına gelir, mevduat faiz oranı, maaş ve ücretlerin milli gelir içindeki payı ve vergi oranı gibi açıklayıcı değişkenlerle açıklamıştır. Norman(1982), Klovland(1984) ve Bhattacharyya (1990) da kayıtdışı ekonomiyi ekonometrik yöntemlerle tahmin etmişlerdir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder