30 Mayıs 2017 Salı

11 EYLÜL SALDIRISININ PERDE ARKASI

Şeytanî oyun:
MOSSAD’ın olaydan haberdar olduğunu ispatlayan ikiz kulelerde çalışan Yahudilerin 11 Eylül’de sıfır kayıp vermesinin dışında CIA ve FBI’da bu olaydan haberdardı. Amerikan kongresinin oluşturduğu araştırma komisyonu CIA’nın en az 2 ay önce bu olaydan haberdar olduğunu açıkladı (1). Amerikan milli güvenlik görevlisi kongrede şu itirafta bulundu.
11 Eylül’den 2 hafta önce şefimden ısrarla bu olayın zanlılarından birini tutuklamasını istedim, ancak her hangi bir karşılık alamadım (2). Bu yüzden MOSSAD, CIA ve FBI, 11 Eylül senaryosunu uygulayıp gizli amaçlarını kamufle etmek ve Müslümanları suçlamak için El-Kaide ve Holivud’un 2 oyuncusunu Bin Ladin ve Elzevahiri rolünde kullanmış olma ihtimali oldukça yüksektir.                                                                                                                                                                       
Nasıl oluyor da Pensilvanya’da kaçırılan bir uçak füze ile vuruluyor, ama Newyork gibi önemli bir kent hava savunma sisteminden yoksun oluyor?                                                                                                                                                     
Dış işleri bakanlığı önünde gerçekleşen patlama ve kaçırılan diğer 4 uçağın başına ne geldi? Neden bunca zaman geçmesine karşın CIA binasının çöküşü ve Beyaz Saray’da çıkan yangından söz edilmiyor?                                                                                                                                                                         
Kuşkusuz CIA ve MOSSAD’daki tasarımcılar bu iki meseleyi yedekte tutmayı yeğledi, çünkü eğer ikiz kuleler projesi facia görüntüsünü oluşturmasaydı bu iki meseleden yararlanılacaktı. 5 yıllık bir süre içerisinde CIA, 6 başkan değiştirdikten sonra 1997’de Corc Tenet CIA başkanı oldu. İşte tam o sırada birden bire El-Kaide Amerikan karşıtı bir örgüt olarak gündeme geldi ve bazı saldırılardan sorumlu tutuldu. 7 yıl sonra Tenetle birlikte El-Kaideyi CIA tarafından takip etmekle görevlendirilen Maykel Şuer de istifa etti. Bunun dışında dünyada tüm telefon görüşmelerini dinlediğini iddia eden NSA veya bizzat her türlü terör, komplo, bombalı saldırı veya kargaşa çıkarmakta uzman olan CIA’nın bu olaydan haberdar olmadığı nasıl kabul edilebilir? 11 Eylül, dünya kamuoyunu kandırmak için uygulanan çirkin bir senaryonun ufak bir parçasıdır. Bazı ülkelerin güvenlik kurumları yayınladıkları kesin raporlarında 11 Eylül ile bazı Amerikalı tanınmış şahsiyetleri arasındaki ince bağları ifşa ettikten sonra Beyaz Saray’daki anlaşmazlık zirveye ulaştı, öyle ki bazı bakanlar aleni bir şekilde Bush’a karşı çıkarak gerektiğinde kendilerini bu tehlikeli oyundan çekmek için zemin hazırlamaya başladı(3).                                                                    
İlkin, Amerika terörizmi yok etmek için her türlü şartlar altında istediği ülkeye saldırabilir(4) diyen Maliye bakanı Poul Onil istifasından sonra şöyle bir itirafta bulundu. Bush, Saddam’ın devrilmesini 11 Eylül’den önce planlamıştı! Evet, 11 Eylül Bin Ladin’in video kasetleri ile dünya kamuoyunu aldatmak için uygulanan çirkin bir senaryodur. Bu olay güvenlik açısından Perl Harbour ve psikolojik açıdan Halokast gibi tasarlandı ve abartma bakımından Perl Harbour kadar abartılırken Halokast kadar da yalan ve yapaydı. Ocak 2004’te 11 Eylül olayının kayıpları 2749 kişi olarak açıklandı ki tabi hepsi de Amerikalı değildi. Onlar Amerika’nın dünyaya musallat olması ve İsrail’in yok olmaması yolunda MOSSAD ve CIA kurbanı oldu. Eğer Amerikalılar bu cinayeti işlediyse uçaklar nasıl kaçırılmıştı? Uzmanlar uçuştan önce uçakların otomatik pilotunun kulelere doğru kilitlenmesi durumunda pilota ihtiyaç olmadığını belirtiyor. Dolayısıyla bu olayın gerçekleşmesi için uçağı kaçırmaya bile gerek yoktu ve bu yüzden El-Kaide’nin müstahak etmiş olması tezi de geçerli olamaz. Belki bazıları CIA ve MOSSAD’ın bu olayı yarattığı düşüncesini mantıksız bulabilir, ancak eğer tarih sayfalarına bakacak olurlarsa 1963’te Kennedy’nin CIA ve 1995’te İzhak Robin’in Likud partisi tarafından terör edildiğini göreceklerdir. Deyvidian tapınağının FBI tarafından havaya uçurulması, Oklahoma’da eski Pentagon askerince gerçekleşen patlama, Davud oteli patlaması, Filistin’den kaçan 200 Yahudi’yi taşıyan geminin infilak etmesi, İngilizlerin Kudüs karargahı ve savaş gemilerinin 1939’da havaya uçurulmasa (5), Arjantin’de Amia olayı… hepsi 11 Eylül hadisesine benzer olaylardır.                                                                                                                                                  
Neden Pentagon binası ikiz kuleler gibi alevlenmedi ve iddia edilen can kaybı sayısı açıklanmadı? Neden bir  kaç basit görüntü yayınlamakla yetinildi? İkiz kulelerin uçakların infilakından doğan ısı yüzünden demir yapının erimesi sonucu çöktüğü iddia edildi.
1- Eğer bu iddiayı kabul edecek olursak demek ki ısı üst katlardan temele ulaşmış ve kulelerin çökmesine sebep olmuştur.                                                                                                                     OYSA ISI METALLERDE AŞAĞIDAN YUKARIYA DOĞRU YAYILIR.  
                                                                                                                                                      
Ayrıca, eğer ısı kulelerin çökmesine sebep olduysa, neden ilkin uçakların isabet ettiği katın üstündeki katlar (örneğin 106. kat) çökmedi ve tam tersine çökme olayı alt katlardan başladı?                                                                                                                                                                    
Neden kuleler aşamalı çöküş yerine dağılmadı veya herhangi bir yöne eğilmedi veya yatay olarak çökmedi?
2-  Kuleler 30 yıl önce inşa edilmişti ve 21. yüzyıl için eski bir yapı sayılıyordu. Kongrenin izni ile yapılan araştırmada, kulelerin belediyenin izni ve denetimi olmaksızın inşa edildiği anlaşıldı. Bu durum Manhatan gibi önemli bir mahallede tamamen istisnadır.
3-  Diyelim ki Tri Misanın “Pentagona füze isabet etti” tezi doğru değil. O zaman eğer uçağın isabet etmesi 110 katlı 2 kuleyi çökertebiliyorsa nasıl oluyor da benzer bir durumda Pentagon’un hatta tek bir kanadı bile çökmedi? Gerçi Amerika savunma bakanlığı isabet alan kanadın desteklendiğini ve daha önceden binanın bu kısmını onarmak istediğini iddia ediyor. Ancak bu itiraf bile Pentagon’un olaydan daha önce haberdar olduğunu gösteriyor.
4- Uçakların hızlı bir şekilde kulelere isabet etmesi çökmesinin sebebi olduğu iddiası da geçersizdir. Çünkü bu kuleler Atlantikte esen şiddetli fırtınalara dayanacak şekilde tasarlanmıştı ve 30 yıllık yaşamı boyunca hiçbir titreşim bile yaşamamıştı. Daha da ilginç olan nokta, her uçağın iki kanadının toplam boyu, kulenin eninden daha azdır.                                                                                                                                                     
O zaman nasıl oldu da kuleler isabet aldıktan 30 dakika sonra birden bire kendi içinde çökmeye başladı? 
                                                                                                                                                  
Neden isabet alan ikinci kule birinci kuleden önce çöktü? Tüm bunlar kulelerin daha önce yerleştirilmiş patlayıcılarla çöktüğünü ispatlıyor.
5-   Diyelim ki kuleler uçakların isabet etmesi sonucu çöktü. Ancak kulelerin yakınında bulunan siyah binanın çökmesi nasıl izah edilebilir? Olay sırasında hazır bulunan itfaiye görevlileri şöyle diyor: Kulelerin giriş katlarının kapıları kapalıydı. İçeride kalan insanlar camlara vurup yardım istiyordu ve kulelerin çökmesinden önce bodrum katlarından patlama sesleri duyulmuştu. Tüm bu açıklamaları reddetsek bile nasıl dünyanın en yüksek kulelerinde acil çıkış yolu öngörülmemiş olabilir? Neden tüm kapılar kapalıydı ve asansörler çalışmıyordu ve insanlar kendilerini camlardan dışarı atıyordu?
Kurtarma operasyonu için yarım saat süre varken neden bir tek kişi bile kurtarılmadı? Paragua’da bir markette çıkan yangında mağazanın sahibi malları yağmalanmasın diye kapıların kapatılmasını emretti ve yüzlerce kişinin ölümüne sebep oldu. Ama 11 Eylülde neden böyle yapıldı? Acaba daha fazla insanın telef olması ve mazlumiyet göstergesinin tamamlanması için mi? Tarih bu olayın benzer örnekleri ile doludur. Haziran 1967’de İsrail deniz altısı, ilkin Amerika’nın Liberty gemisinin telsizini vurduktan sonra bu gemiyi batırdı ve daha sonra olayı ifşa edebilecek hiçbir tanığın olmaması için kurtarma botlarını vurdu ve olayın failinin Araplar olduğunu iddia etti. Bu olayda daha da ilginç olan konu, hiçbir helikopterin gemide çıkan yangını söndürmek veya insanları kurtarmak için gelmezken birkaç helikopter olayı görüntülemekle meşguldü!.                               
11 Eylülle ilgili bir görüş de şöyle: CIA uçakların bilgisayarını kulelere çarpmaları için programladı ve isabet etmelerinden sonra halkın bu manzarayı görüntülemeleri için yarım saat bekledi, daha sonra önceden yerleştirilmiş patlayıcıları hızlı bir şekilde ve aşamalı olarak infilak ettirdi ve kulelerin çökmesini sağladı. CNN de kulelerin çöküş görüntülerinin hemen ardından 10 YIL ÖNCE ÇEKİLEN Filistinlilerin sevinç gösterilerini yayınladı. Daha sonra oyuncu Bin Ladin’in El-Cezire kanalında yayınlanan kaseti (ki CIA bu kasetin Bin Ladin olduğunu onayladı!)devreye girdi ve 11 Eylülü Müslümanların başına yıkarcasına El-Kaide’nin daha ileriki saldırılarını duyurdu. Bunun akabinde Bush İslam dünyasını haçlı savaşlarıyla tehdit etti ve… Gerçekte uçaklar kulelerin alt kısmına çarpması gerekiyordu, böylece çöküşlerin uçakların isabeti sonucu olduğu gerekçesi gerçekçi gözükecekti. Ancak bu durumda şimdiki efsanevi manzara ortaya çıkmayacaktı. Bu yüzden uçaklar üst katlara isabet etmişken alt katlardan çökme olayının başlaması, olayın alt katlarda yerleştirilen patlayıcı maddelerce gerçekleştiğini gün ışığına çıkarıyor.
Bush yönetimi 11 Eylül hadisesinden birçok rant elde etti. Çünkü bu olay Bush’un tüm sorunlarını maskeledi, ancak Bush hiç bir zaman bu çıkarına değinmedi. Kulelerin çökmesinden zarar gören Amerika’nın tüm iktisadi kurumları zararlarını telafi ettiler, öyle ki Amerika’nın 2002 yılının ilk 4 ayında iktisadi büyüme oranı %5’e ulaştı (6). Amerika dünyaya musallat olmak ve büyük güçleri rekabet yerine işbirliğine zorlamak için dünyada kendi liderliğinde bir güvenlik sistemi oluşturmak zorundaydı ve 11 Eylül hadisesiyle bu fırsatı yakaladı. Günümüzde adam kaçırmak, bombalama ve terör olayları artık sıradan işler sayılırken bir yolcu uçağının 2 sivil binaya çarpması hiç yaşanmamıştı. Bu kanlı olay boyutları bakımından dünya üzerinde derin psikolojik etki yaptı, insanları kandırmayı başardı, devletleri Amerika ile işbirliğine zorladı ve Beyaz Sarayın eline bu tür olayların gerçekleşmemesi korkusundan kaynaklanan büyük bir koz verdi. Böylece Beyaz Saray kendi ürünü olan terörizmle mücadele bahanesiyle işlediği cinayetleri ört bas etme fırsatı elde etti.   Kaynaklar:                                                                                                                                                           
1)      Fiinancial times – ock. 17,2002                                                                                                                         
2)      Washington Post- Ock. 17,2002                                                                                                              
3)      Newyork times –Sep.20.2002                                                                                                                       
4)      Newyork times, Nov. 6,2002                                                                                                                 
5)      Siyonizmin imajı, sayfa 27 ve 32                                                                                                                       
6)      Ekonomist, sep. 16,2002
Von Bülow 11 Eylül’den Ötürü ABD Yönetimini Suçluyor :
Prison Planet.com 21 Nisan’da, eski Alman parlamenteri, bakanı ve Alman istihbaratının eski şefi Andreas Von Bülow’la bir röportaj gerçekleştirdi. Geçtiğimiz günlerde Almanya’da “Die CIA und der 11 September: Internationaler Terror und die Rolle der Geheimdienste” adlı çok satan bir kitabı yayımlanmış bulunan Von Bülow röportajda ABD’nin –büyük olasılıkla İran’a karşı bir askeri müdahale için- 11 Eylül benzeri bir sahte bayrak operasyonu gerçekleştirebileceğini belirtiyor. Aşağıda, 21 Nisan’da yapılan bu röportajın geniş bir özetini sunuyorum. Yazının bitimindeki açıklayıcı notlar bana aittir.
Garbis Altınoğlu, 24 Nisan 2006
Eski Alman Bakan, 7 Numaralı Binanın 11 Eylül Saldırısı İçin Kullanıldığını Söyledi
Paul Joseph Watson ve Alex Jones/Prison Planet.com, 21 Nisan 2006

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder